1- Bizlere kendini tanıtır mısın?
Adım Ümmü Gülsüm Doruk. 14 yaşında oldukça hayalperest bir genç kızım. Teknik olarak 7. sınıfı bitirmiş olmakla birlikte artık 8. sınıfa geçtim.

2-Kaç tane kitap yazdın? İlk kitabını yazdığında kaç yaşındaydın?
Biri hikaye,biri masal iki tane kitap yazdım(ki yazmaya hala devam ediyorum) İlk kitabım “Bir Yılbaşı Hikayesi”ni dokuz yaşında yazdım, onuncu doğum günümde de kitap olarak basıldı. Fakat o zaman bir ailemle yayıneviyle anlaşmamıştık. “Hayalci Kuş Taktak” adlı masal kitabımı on bir yaşında yazdım. Hayalci Kuş Taktak, Mavi Nefes Yayınevinden çıktı, böylece ilk profesyonel sözleşmemi imzaladım. Türkiye’nin en genç “telifli” yazarıyım diyebiliriz.

3-Edebiyatla nasıl tanıştın? Kitap yazmaya nasıl karar verdin?
Bu soruyu sevdim! Güzel soru… Edebiyatla annem sayesinde tanıştım. Benim annem de bir yazar, gittiği kitap fuarlarında onu izledim. Küçükken onun yanında dururken ben de imzalamak istiyordum, bazen annem imzaladıktan sonra ben de annemin kitaplarını imzalıyordum. Sonra annem beni bazı yazarlarla tanıştırdı. Annemin söyleyişlerine gittiğimde söylediklerinde çok etkileniyordum, hala etkileniyorum. Onun bilgisayar başında bir şeyler yazdığını gördüğümde ne yazdığını çok merak ediyordum, çok ilgi çekici görünüyordu. Hatta okuma yazmaya başlamadan önce de kendi kendime resimli bir kitap yapmaya çalıştım. Okuma yazmayı öğrendiğimde, kitaplarla tanıştığımda ve tam bir “kitap delisi” olduğumda da bu hevesim arttı. Kendi çapımda bir şeyler yazmaya başladım. Annem ve babam da beni desteklediler. Hatta ilk kitabımda ailem çok yardımcı oldular, ilk kitabın düzenlenmesinde hepsi yardım ettiler. Çünkü dediğim gibi ilk kitabımda bir yayıneviyle anlaşmamıştık. Yani sözün kısası herşey annem sayesinde başladı, onu örnek aldım, ona hayran oldum vee işte sonuç! (Ek bilgi: Küçükken bilgisayar klavyesini tuşlamayı, yazıyormuş gibi yapıp çıkardığı sese bayılıyordum! Tabi ablam bundan pek hoşlanmazdı…)

4-Kendini geliştirmek için neler yaptın?
Kendimi geliştirmek için çok yazdım ve bol bol kitap okudum. Belki bol bol kitap okumayı biraz abartmış olabilirim. Tatillerde tam bir baykuşa dönüşüyorum. Gündüz kalkmaz, akşam yatmaz sözü tam olarak bana uyuyor. Tabi bu sırada aklıma gelen her şeyi not defterlerime yazdım. Sayısız not defterim var.Hikaye fikirleri, diyaloglar,kurgular, senaryolar, hikayeler, duygularım ve düşüncelerim… Bir kitapta bana göre en önemli şeylerden biri geçirdiği duygulardır, ne kadar gerçekçi ve hissedilebilir ise o kadar iyidir. Ben de bu yüzden özellikle güçlü duygular hissettiğimde (üzüntü, kızgınlık, hayal kırıklığı, depresyon, mutluluk, uykusuzluk, tembellik vb.) nasıl hissettiğim ve o anda ne düşündüğümü yazıyorum. Bazı düşünceler anlamsız ya da kalp kırıcı olabilir ama yine de hepsi yararlı. Kısaca kendimi geliştirmek için çok fazla yazdım ve yeni yeni farklı farklı kitaplar okudum. Tabi bu sırada insanları, çevreyi gözlemledim.
Ayrıca Yekta Kopan’dan öykü yazma dersleri aldım.Fadime Uslu’yla mektuplaşıyoruz.Düşünsenize gerçek bir yazarın mektup arkadaşıyım.Bu çok heyecan verici.Fadime Uslu beni yazmam konusunda çok destekliyor.Onlar gibi yazarlarla yol aldığım için çok şanslıyım.

5- Seni etkileyen örnek aldığın kişi var mı?
Çok fazla var! Birinci sırada annem var tabi ki! O harika biri. Hayal kurmamı ve hayallerimi takip etmemi söyleyen oydu. Sonra yazarlardan Fadime Uslu var. Güçlü biri olduğunu düşünüyorum. Savaşçı insanlar gerçekten hayranlık uyandırıcı! Ayrıca onun aynı zamanda nazik ve okuyucularını önemseyen biri olduğunu düşünüyorum. Çok iyi bir yazar ve nazik bir insan. Bir de Şermin Yaşar’ı çok seviyorum.Ve tabi örnek aldığım iki kişi daha var; D.N. Archeron ve Adora Yağmur! D. N Archeron’un yazım dilini çok seviyorum. Gerçekten çok ama çok güzel bir yazım dili olduğunu düşünüyorum. Ayrıca youtube daki yorumların dediği gibi tam “bir sonbaharın vücut bulmuş hali.”Ayrıca çok huzur verici. Adora Yağmur’un bazı insanlar kitaplarını sevmiyor olabilir ama ben kişiliğini ve düşüncelerini gerçekten çok seviyorum. Örnek aldığım ve etkilendiğim insanlar bu şekilde…

6-En beğendiğin yazar kim ve neden?
Bunu cevaplamak çok zor! Birisini nasıl seçebilirim ki? Bu soruda bayağı zorlanacağım.. En beğendiğim modern yazarlardan biri; Adora Yağmur. Belki ileride fikrim değişebilir ama şimdilik Adora Yağmur. Nedeni ise samimi biri, gerçekleri konuşmaktan çekinmiyor, kendini geliştiriyor, kaliteli, farkında bir okur ve yazar vb. daha çok sebep var. Bir yazarın davranışları ve söyledikleri ya da kitaplarında yazdıkları benim için onu sevip sevmemi belirler.Daha önce de belirttiğim gibi Fadime Uslu,Şermin Yaşar,Cengiz Aytmatov,Küçük Prens,Şeker Portakalı yazarları en sevdiklerim.

7-Kitaplarında ve yazılarında hangi konuları işlemeyi seviyorsun?
Hmmm… Bu soruyu daha önce düşünmedim. Sonuçta ben daha çırağım, usta olmama daha çok var ama sanırım fantastik, aksiyon yazmayı seviyorum. Gerçi aksiyon sahnelerini yazmak için hala yeterince iyi değilim ama fantastik yaratıklar oluşturmak ve o yaratıkları, güçleri yazmak ya da düşünce yazılarında onları metafor olarak yazmak hoşuma gidiyor. Bir de karakterin ailesi ya da gerçek ailesi olmasa da ailesi gibi gördüğü kişi/kişilerin onu koruması bu tarz sahneleri seviyorum ve yazıyorum.

8-Nasıl bir ilham süreci yaşıyorsun nelerden etkileniyorsun?
Herşeyden etkilenebilirim. Mevsimlerden, çiçeklerden ve anlamlarından ,doğadan, okuduğum kitaplardan, izlediğim dizi filmlerden, insanlardan, olaylardan kısaca herşeyden! İlhamın ve fikirlerin nereden çıkacağını hiçbir zaman kestiremezsin. O yüzden gittiğim her yerde çantamda defter ve kalem bulundurum. Tabi yazarken uzunca bir süre beklerim, kafamda yarım bıraktığım bir seri vb. şeyler olmamalı ki yoksa yazdıklarım etkilendiğim şeylere benzer, bu da tam bir felaket olur! “Çok düşün, sonra adımını at” bu benim zihnimin hayat felsefesi.

9-Daha önce kitap fuarına katıldığını duymuştuk nasıl bir duyguydu, nasıl tepkiler aldın, sana katkıları ne oldu?
Çok heyecan ve gurur vericiydi! Kalbim deli gibi atıyordu. Ayaklarım yerden kesildi! İnanılmazdı. Gerçi şimdi daha iyisini yapmak istiyorum.Söyleşilerde konuşmak çok hoşuma gidiyor
Genelde annemle birlikte söyleşilere katılıyoruz.İnsanlar bizi ama sanırım daha çok beni(şaka)dikkatle dinliyorlar.Bu yaşta kitap yazmam insanları etkiledi sanırım. Bende düşündüm ki daha iyisini yapabilirim, yazmak artık benim kariyerim olabilir. Sanırım yazmak bu hayatta doğru yapabildiğim ve zevk aldığım tek şey ve bu yeteneğimi geliştirmeliyim. Bana katkısı sanırım bir amaç ve birazcık hırs oldu. Gerçi son yazdığım hikayeler daha paylaşılmaya hazır değil. Daha uzunca bir süre dosyalarda gelişmeye ve saklı kalacak gibi görünüyorlar.

10-Genç bir yazar olmak nasıl bir duygu?
Eh… Biraz deneyimsizim, bazen duygularımdan ben bile emin olamıyorum, arada mükemmeliyetçi olma duygularım üzerime geliyor, gereğinden fazla düşünüyorum, çok düşünmeme rağmen aklımdakileri sözlü olarak söyleyemiyorum. Ha bir de bazen yetersizlik hissi üzerime çullanıyor. Söyleşilerde çok geriliyorum ve bazen bayılacakmış hissi veriyor. Bunların dışında gurur verici, kendimle gurur duyuyorum! Yine de daha fazla kitap yazıp çıkarmak ve daha iyisini yapmak istiyorum.

11-Yazarken yada yayın sürecinde yaşadığın zorluklar var mı? Varsa nelerdir?
Yazarken pek zorluk yaşamıyorum. Öncesinde çok düşünüyorum ama yazarken çok rahatlıyorum. Zaten yazarken her şey yerli yerine oturuyor. Defterlerimden yardım alıyorum. Yine de tekrar tekrar geri dönüp düzenlemeyi gerektiriyor.

12-Kitap okumayı sevmeyen arkadaşlarına bir tavsiyen var mı?
Sorun doğru kitabı size uygun kitabı bulmak! Doğru kitabı bulduğunuzda kitapların büyüsüne kapılacaksınız. Yinede her kitabın bir zamanı vardır ve hiç beklemediğiniz anda karşınıza çıkabilir. Bu konuda pek söyleyebileceğim bir şey yok. Nutuk çekemem. Sevmiyorlarsa zorla sevdirecek değilim ama şunu söyleyeyim: DOSTUM ÇOK ŞEY KAÇIRIYORSUNUZ!

13-Sence herkes yazar olabilir mi? Birikim mi yoksa yetenek mi daha önemli?
Bence herkes yazabilir, herkes yazar olabilir ama mesele emek vermek çabalamakla ilgili. Okunan, sevilen, okutan ve unutulmayan bilinen yazar olmak emekle, çabalamakla olunur. Benim olmak istediğim şey budur. Birikim ve yetenek bence ikiside önemli. İkisini de seçiyorum.

14-Senin yolunda ilerlemek isteyen arkadaşlarına tavsiyen var mı?
Bir hayal kurduğunuzda vazgeçmeyin. Gerçekten istediğiniz şeye sımsıkı tutunun. Şartlar ne olursa olsun. İster yazar, ister başka bir meslek seçseniz dahi yolunuzdaki engeller yüzünden vazgeçmemelisiniz. Hayatta kalmanın ilk adımı köklerinizi sımsıkı tutmak. Bu süreç cidden çok sancılı. Mutlu olmak istiyorsanız biraz acı çekeceksiniz.
Bir de günlük tutsanız güzel olur ya da eski dosyalarınızı ortaya çıkarırsanız iyi olur. Kötü hissettiğinizde ya da beceriksiz hissettiğinizde geçmişle şimdiyi karşılaştırmak için bakmalısınız. Böylelikle geliştiğinizi görebilirsiniz. Eğer kararlı bir şekilde çalışmaya devam ettiyseniz ve kendinizi geliştirmeye adadıysanız mutlaka geçmiş ile şimdinin farkına varmışsınızdır. Bu arada şu araya kitap okumanız tavsiyesini tıkıştıralım. Unutmayın ki duygular ve kitaplar çok önemlidir. Annemin dediği gibi “Bu gün okuduğunuz ne ise yarın “o”sunuz.Güzel kitaplarla buluşmanız dileklerimle.Benim en iyi arkadaşlarım kitaplarım…Bir kitapta yaşamak duygusunu herkesin tatmasını isterim.
Sevgi ve dostlukla…

Yazar: Gülsüm Doruk