Evli çiftlerin aynı yatağı ve yatak odasını paylaşması kadar doğal bir şey yok. Bu birliktelik genellikle çiftlerin birbirine olan bağlılığını ve sevgisini gösterme şekli olarak düşünülse de Japon çiftlerde bu durum biraz farklı ilerliyor.
Japonya’daki karı-kocaların yaşam tarzı diğer ülkelere göre oldukça farklı ve uyku kaliteleri onlar için bir hayli öncelikli. Çok çalışkan bir millet olduğu bilinen Japonların, işlerine verdikleri önemle paralel olarak uykuya verdikleri değer de bir hayli fazla.
Bu ülkede evli olan birçok çift, onlar için ayrı uyumanın çok daha fazla artısı olduğuna inanıyor ve böyle düşünmelerinin altında yatan birkaç sebep var.
Japonya’da evli çiftleri ayrı uyumaya iten sebeplerden ilki, farklı çalışma saatleri. Eşlerin uyku saatleri genellikle birbirinden çok farklı.
Eşlerden biri diğerinden erken kalkarak güne başlamak zorunda kaldığında ya da işten geç geldiğinde partnerini uyandırmamaya oldukça özen gösteriyor. Bu nedenle çiftler, birbirlerine rahatsızlık vermemek adına ayrı yataklarda uyumayı tercih ediyor.
Japonya’da yapılan bir araştırmaya göre, çiftlerin yalnızca %29’u aynı yatakta yatıyor ve bu çiftlerin %47’si 20’li yaşlarındayken, %14’ü 60’lı yaşlarında. Aynı zamanda bu karı-kocaların %39’u aynı odada uyumaktayken, %30’u geceyi ayrı odalarda geçiriyor.
Küçük çocuklar anneleriyle uyumalı
Bilime göre anne ve çocuğun birlikte uyuması, uykunun çok daha verimli olmasını destekliyor ve bu sayede çocuğun vücut ısısı ve kalp atışları sabit hızda kalıyor. Ayrıca anne ve bebeğin geceleri uykularındaki birlikteliğinin, ani bebek ölüm risklerini de azalttığı biliniyor.
Japon anneler de bu doğrultuda çocuklarıyla birlikte uyuyor ve eşleri geceyi onlardan ayrı bir yerde geçiriyor. Yine bu uyku düzeni ileride çocukların daha yüksek benlik saygısı geliştirmelerine, daha bağımsız bir kişiliğe sahip olmalarına ve okulda çok daha yüksek bir başarı yakalamalarına katkı sağlıyor.
Genellikle, yalnız uyuyan çiftlerin birbirinden uzaklaşacağı ve bu süreklilikle işlerin boşanmaya kadar gidebileceği görüşleri çok yaygın olsa da Japonların bu konuya bakış açısı oldukça farklı.
Uykuya inanılmaz derecede değer veren ve uyurken horlama, yatağın bir köşesinde büzüşüp kalma, tekme atma veya battaniyenin üzerinden kayması gibi sebeplerle rahatsız edilmekten katiyen hoşlanmayan Japonlar, en çok bu sebepten farklı yataklarda uyumakta.
Perde arkasındaki asıl sebep
Ayrı uyuma geleneğinin perde arkasındaki asıl sebep, geçmişte Japon yataklarının ebat olarak bir hayli küçük oluşu.
Kesintisiz uykuya oldukça önem veren Japonlar, geçmişte içi özel olarak pamukla doldurulmuş futon adı verilen uyku matlarında uyurdu. Hazırlaması bir hayli meşakkatli olan bu şilteler, yalnızca bir kişinin sığabileceği büyüklükteydi.
