Sanayicilerin artan üretim ihtiyaçlarına sürdürülebilir çözümler sunmak amacıyla Denizli Organize Sanayi Bölgesi’nde yapımı süren 30.000 m³/gün kapasiteli Biyolojik ve Kimyasal Atıksu Arıtma Tesisi projesinde çalışmalar hızla ilerliyor. Dünya Bankası finansmanı ile hayata geçirilen proje, bölgenin çevresel altyapısına önemli katkı sağlayacak.
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından yürütülen Türkiye Organize Sanayi Bölgeleri Projesi kapsamında desteklenen yatırım, mevcut 42.000 m³/gün kapasiteli Merkezi Atıksu Arıtma Tesisinin artan talepleri karşılamada yetersiz kalması üzerine gündeme geldi. Artan sanayi yatırımları nedeniyle ihtiyaç duyulan ek kapasite için 15 Aralık 2020’de 26.840 m² büyüklüğünde arsa satın alınarak tesisin projelendirme süreci tamamlandı.
9 Mayıs 2025’te yüklenici firma ile sözleşme imzalanmasının ardından, 27 Mayıs 2025’te sahada inşaat çalışmalarına resmen başlandı. Kısa sürede önemli ilerleme kaydedilen projede fiziki gerçekleşme oranı yüzde 40’a ulaştı. 15 milyon 612 bin Euro bedelli tesisin, hedeflenen 9 Kasım 2027 tarihinden önce tamamlanması bekleniyor.
2026 yılının Şubat ayında mekanik ekipman montajlarının başlayacağı belirtilen tesis, devreye alınmasıyla birlikte sanayi kuruluşlarına daha düşük maliyet, daha yüksek verimlilik ve çevre dostu üretim imkânı sunacak.
“Çevresel sürdürülebilirliği merkeze alan yatırımlara büyük önem veriyoruz”
Denizli OSB Yönetim Kurulu Başkanı Derya Baltalı, proje hakkında yaptığı açıklamada şunları söyledi:
“Denizli Organize Sanayi Bölgesi olarak sanayicilerimizin rekabet gücünü artıran, çevresel sürdürülebilirliği merkeze alan yatırımları önceliklendiriyoruz. Dünya Bankası destekli bu tesis, yalnızca arıtma kapasitemizi büyütmekle kalmayacak; aynı zamanda üretim süreçlerinin çevreye duyarlı şekilde yürütülmesine büyük katkı sağlayacak. Yeşil OSB hedeflerimiz doğrultusunda karbon ayak izini azaltan, kaynak verimliliğini artıran ve çevreye duyarlı altyapı yatırımlarımızı kararlılıkla sürdürüyoruz. Proje tamamlandığında sanayicilerimiz modern, güvenilir ve sürdürülebilir bir arıtma altyapısına kavuşacak. Hem çevremizi koruyacağız hem de gelecek nesillere daha yaşanabilir bir üretim ekosistemi sunacağız.”
