Denizli’de Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Yavuz Selim Güler, prematüre bebeklerin doğru bakım ve takiple sağlıklı bir yaşam sürdürebileceğini belirterek, erken doğumun bir hastalık değil, yönetilmesi gereken bir süreç olduğunu vurguladı
Dünya Sağlık Örgütü’ne göre 37. gebelik haftasından önce doğan bebekler prematüre olarak kabul ediliyor. Dr. Güler, dünyada her 10 bebekten birinin prematüre doğduğunu, Türkiye’de bu oranın yüzde 12’ye ulaştığını ve her yıl yaklaşık 150 bin bebeğin erken doğduğunu ifade etti.
Prematüre Bebeklerde Riskler ve Takip Süreci
Prematüre doğan bebekler özellikle akciğer, kalp, beyin ve böbrek gibi organları tam gelişmediği için solunum yetmezliği, hipotermi, akciğer kanaması ve enfeksiyon gibi komplikasyonlara karşı hassas oluyor. Dr. Güler, bu bebeklerin multidisipliner bir ekip tarafından yenidoğan yoğun bakım ünitelerinde takip edilmesi gerektiğini belirtti.
Bebekler 2 kilogram ve üzeri ağırlığa ulaştığında ve annelerinin besleyebileceği seviyeye geldiğinde taburcu edilebiliyor. Bu süreç genellikle yaklaşık 3,5 aylık bir takip gerektiriyor. Türkiye’de her yıl yaklaşık 50 bin prematüre bebek 1 kilogramın altında doğuyor.
Erken Doğumun Önlenmesinde Risk Faktörleri
Dr. Güler, prematüre doğumun önlenmesi için risk faktörlerinin bilinmesinin ve düzenli kontrollerin önemine dikkat çekti:
-
Yüksek tansiyon
-
Çoğul gebelikler
-
Vajinal kanama veya akıntılar
-
Diyabet
-
Rahim ağzı sorunları
“Erken doğum bir hastalık olarak değil, yönetilmesi gereken bir durumdur. Prematüre bebekler normal gelişim süreci geçirebilecek kapasiteye sahiptir, yalnızca bu süreci destekleyecek bakıma ihtiyaç duyarlar” diyen Dr. Güler, prematüre bebeklerin doğru bakım ve takiple sağlıklı bir yaşam sürdürebileceğini vurguladı.
Uzman Tavsiyesi
Dr. Güler, “Erken doğanlar, yenidoğan hekiminin ellerindeyse kazanır” prensibini hatırlatarak, prematüre bebeklerde erken müdahale ve profesyonel takip sayesinde yaşam kalitesinin artırılabileceğini sözlerine ekledi.