Özel Denizli Tekden Hastanesi başarılı akademisyen hekimlerinden Doç. Dr. Mustafa Öztürk, kanser hastalığında erken tanının önemini belirtirken kırmızı ve mor renkte meyve ve sebzelerin tüketilmesinin gerektiğini ifade etti. Dr. Öztürk, “Erken tanının öneminden sürekli bahsediyoruz. Çünkü tanısı konulan hastaların nerdeyse yüzde 80, 90 ve hatta 95’inde tamamen iyileşme oluyor” dedi.

Vatandaşların kanserden korunma konusunda farkındalık oluşturmak ve kanserle mücadelenin önemine vurgu yapmak için 1 ile 7 Nisan tarihleri arasında Kanserle Mücadele Haftası düzenlenirken, Özel Denizli Tekden Hastanesi Tıbbı Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Mustafa Öztürk önemli açıklamalarda bulundu. Kanseri tetikleyen 3 önemli mekanizmanın bulunduğu belirten Dr. Öztürk, geçmişten günümüze tedavi yöntemlerinin arttığını söyledi. Oksidayonun artmasının sıkıntılı bir durum olduğunu ifaden eden Dr. Öztürk, “Kanser hastalıkları ve diğer hastalıkların oluşum mekanizmasında 3 temel unsur var. 1.’si vücudun oksitlenmesi veya paslanması, 2. mekanizma İnflamasyon yani vücudun yangını dediğimiz olay, 3. mekanizma ise vücuttaki damarların tıkanması. Bu üç temel unsur vücutta hastalıkları oluşturmaktadır ve kanser de bu mekanizmalarla meydana gelmektedir. Bu 3 unsur günümüzde yaşayan insanları daha fazla tehdit etmektedir. Bundan 200 sene önce yaşayan insanlar bu tür sıkıntıların çoğuna maruz kalmazdı, çünkü o dönemde radyasyon yoktu, kimyasallar bu ölçüde kullanılmıyordu, genetiği değiştirilmiş gıdalar veya sigara bu kadar sıklıkla kullanılan bir tehdit değildi. Bu yüzden oksidasyonun artması günümüzde yaşayan insanlar için son derece sıkıntılı durum ve kanserin en önemli oluşum mekanizmalarından biridir” dedi.

“Erken tanı koymak son derece önemli”

Belirli yaşlarda ve belirli aralıklarda vatandaşların test yaptırması gerektiğini belirten Dr. Öztürk, “Oksidasyonun artmasını engellemek için kanserli hastaların veya kanserden korunmak isteyen hastaların özellikle kırmızı ve mor renkte meyveleri tüketmeleri gerekiyor. Bunları tabi ki de tüketirken bir takım kimyasalları da almamaları gerekiyor. Antioksidanların kullanılması hastalıkların önlenmesi adına önemli. Fakat hastalık belli bir süreden sonra oluşabilir. Bu nedenle erken tanı koymak son derece önemli. Kanseri erken teşhis edebilmek için belli testler ve parametreler var. Örneğin 40 yaşından sonra bayanlarda meme ultrasonu ve mammografi gibi, 50 yaşından sonra kolonoskopi ve endoskopi gibi testlerin yapılması erken tanı konmasını sağlıyor. Erken tanının öneminden sürekli bahsediyoruz. Çünkü tanısı erken evrelerde konulan hastalarda nerdeyse yüzde 80, 90 ve hatta 95’inde tamamen iyileşme oluyor” ifadelerini kullandı.

“Neredeyse 200 ile 300 yakın akıllı moleküller çıktı”

Kanserin tedavisi noktasında önemli ilerlemeler olduğunu söyleyen Dr. Öztürk, “Kanser tedavilerinde son yıllarda gerçekten akıl almaz çok ciddi gelişmeler meydana geldi. Akıllı moleküller dediğimiz tedavi şekilleri bundan 20 sene öncesine kadar hayatımızda yokken veya sadece bir iki tedavi söz konusu iken şimdi artık neredeyse 200 ile 300 yakın akıllı moleküller çıktı. Şu anda tüm dünyada kullanılan değişik akıllı moleküller var. Her geçen gün yeni bir tanesiyle karşılaşıyoruz. Bu açıdan kanser tedavisi gelecek vadeden daha sonraki yıllarda çok daha güzel sonuçlar vadeden tedaviler şekline dönüştü. Bu tedavilerin büyük çoğunluğunu Türkiye’de ve hastanemizde yapıyoruz. Hastalarımıza faydalı olmaya çalışıyoruz. Bu süreçte Tekden Hastanesi olarak kanserle mücadele eden tüm hastalarımızın yanındayız” şeklinde konuştu.