Denizli’nin Sarayköy ilçesine bağlı Hisar köyünde yer alan Attouda Antik Kenti’nde yürütülen kazı çalışmaları, sadece antik dönem kalıntılarını değil, 40 yıl öncesine ait duygusal bir insan hikayesini de ortaya çıkardı. Asar Tepesi’nde toprak altında bulunan askeri künye, 2009 yılında vefat eden Hisar köylü Kudret Top’a ait çıktı. Kültürel bir miras çalışmasının ortasında gün yüzüne çıkan bu hatıra, ailesine teslim edilerek yıllar sonra duygu dolu anlar yaşattı.
Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü’nün izin ve desteğiyle yürütülen kazılar, Denizli Müze Müdürü Hulusi Ünsal başkanlığında ve Pamukkale Üniversitesi Arkeoloji Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Bilge Yılmaz Kolancı’nın bilimsel danışmanlığında devam ediyor. “Geleceğe Miras Projesi” kapsamında sürdürülen çalışmalar, hem arkeolojik hem de insani hikâyeleriyle dikkat çekiyor.
Kazı Alanında Duygusal Bir Keşif
Attouda Antik Kenti’nin Asar Tepesi bölgesinde yürütülen kazılar sırasında, arkeologlar toprak altında bir askeri künye buldu. Künyenin üzerindeki bilgilerden yola çıkan ekip, bu eşyanın 1965 doğumlu Kudret Top’a ait olduğunu belirledi. Araştırmalar sonucunda, Top’un 1980’li yıllarda bölgede çobanlık yaparken künyesini kaybettiği ortaya çıktı. 2009 yılında kanser nedeniyle hayatını kaybeden Top’un kayıp hatırası, 40 yıl sonra ailesine ulaştırıldı.
40 Yıl Sonra Gelen Hatıra Gözyaşlarına Neden Oldu
Denizli Müze Müdürü Hulusi Ünsal, kazı danışmanı Doç. Dr. Bilge Yılmaz Kolancı, Attouda Turizm Yardımlaşma Derneği Başkanı Tarık Urgan ve Sarayköy İlçe Jandarma Komutanı Üstteğmen Mehmet Tolgahan Şahin, Kudret Top’un eşi Dürdane Top’a anlamlı bir ziyaret gerçekleştirdi. Köy meydanında düzenlenen törende, 40 yıl önce kaybolan künye aileye teslim edildi.
Eşinin hatırasını gözyaşlarıyla teslim alan Dürdane Top, “Eşim 1985’te askerliğini tamamladığında künyesini hep yanında taşırdı. Çobanlık yaparken kaybettiğinde çok üzülmüştü. 2009’da onu kaybettik. Aradan 40 yıl geçti ama künyesi yeniden bize ulaştı. Bu anı yaşatan herkese teşekkür ediyorum” dedi.
Kazı Ekibi İçin de Unutulmaz Bir An
Kazı ekibinin bilimsel danışmanı Doç. Dr. Bilge Yılmaz Kolancı, yaşanan bu olaya ilişkin, “2025 yılı kazılarında sadece antik dönem eserleri değil, yakın geçmişe ait bir insan hikayesini de ortaya çıkardık. Bu keşif, bize tarihle insan arasında kurulan duygusal bağı bir kez daha hatırlattı. Bu emaneti ailesine ulaştırmaktan büyük mutluluk duyduk” ifadelerini kullandı.
Frig Ana Tanrıçası Matar’a adanmış kutsal alanın da bulunduğu Attouda Antik Kenti, hem tarihsel hem kültürel miras hem de insani hikâyeleriyle geçmişle bugün arasında köprü kurmaya devam ediyor.